23 Ağustos 2012 Perşembe

Gurbette Bayram Sevinci

Her ne kadar telefonda babam Amerika'da bayramların tadı tuzu yoktur demiş olsa da, gurbette bayram bir başka yaşanıyor. Elbette Türkiye'deki bayramları arıyoruz ama Türkiye'de yaşayan insanımız da "nerde o eski bayramlar" diyerek hayıflanmıyor mu zaten ?

18 Ağustos 2012 Cumartesi

Amish'ler ve Kendin Öde Sistemi

Amish'ler Amerika'da toplumdan uzak, kendi hallerinde, mümkün olduğunca teknoloji kullanmadan yaşamaya çalışan bir topluluk. Avrupa'dan göçüp geldiklerinde ne iseler şimdi de o halde yaşamaya devam ediyor. Kendi içlerinde kız alıp veren, dışarıya kapalı bir topluluk da olduğundan homojen yapıyı muhafaza edebilmiş ve günümüze kadar bozulmadan gelebilmişler. Amish'lerle ilgili daha ayrıntılı bilgi edinebilirsiniz: http://amishculture.wordpress.com/

15 Ağustos 2012 Çarşamba

Alternatif New York Seyahati: Staten Island Feribotu

New York trafiği hepinizin malumu. Her ne kadar İstanbul trafiğiyle kıyaslandığında çok daha masum gibi dursa da bazen insanı çıldırtabiliyor. Özellikle de New York'ta yaşamıyorsanız. New Yorklular hem trafiğe hem de hayatın hızlı ritmine alışkın olduklarından dışarıdan gelen ziyaretçiler kadar stres yaşamıyorlardır eminim.

14 Ağustos 2012 Salı

Amerika'da Yaşam Rehberi

Bir süredir aklımda Amerika'da yaşam rehberi tarzında bir kitapçık hazırlamak var. Ancak Amerika'da hayat sürekli bir değişim geçirdiğinden bundan bir dört beş sene öncesinin koşulları bugününkülerle bazen aynı olmayabilir. Kuşkusuz bunda teknolojinin de başdöndürücü hızla gelişmesinin büyük payı var.

12 Ağustos 2012 Pazar

Turist Vizesi Nasıl Alınır?

Vize Türü B-1 ( turist vizesi)   Başvuru Yeri: İstanbul Konsolosluğu

Başvuru Öncesi

1. En az 6 aylık  bir pasaport çıkartılması ( Tavsiye edilen 10 yıllık)
2. Fotoğraf işlemleri:
Aşağıda belirtilen sitede belirtildiği şekliyle fotoğraf çekilmesi gerekiyor:
http://travel.state.gov/visa/visaphotoreq/photocomptemplate/photocomptemplate_5330.html

Almanya İzlenimleri


Fransa sınırından Almanya’ya geçtğimizde gözümüze ilk çarpan şey geniş otoyollar ve aşırı hızlı giden arabalar oluyor. Hız sınırının Avrupa’nın pek çok yerinde olduğu gibi 130 olduğu Almanya otoyollarında, sol şeritten 180 kaptırmış giden araçlar görmeniz işten bile değil. Daha sonrasında bunun aslında bir suç olmadığını öğreniyoruz. Aşırı hızın kazalara sebebiyet vereceğini beklerken, çok fazla trafik kazası olmadığını duyunca da şaşırıyoruz. Bu bilgiyi internet üzerinden de doğrulama imkanı olduğu için buraya ekliyorum. İstatistiklere göre en az ölümcül kazaların yaşandığı yer Almanya. Bunun sırrı belki de hızlı araç kullanılan ama kurallara riayet edilen bir ülke olması.

Fransa İzlenimleri


Fransa’ya dair gitmeden önce kafamızda oluşan bir takım imgeler vardı. Fransız filmleri, Paris’te yaşamış yazar ve şairlerin bohem hayatı, Fransızların kaba olduğuna dair önyargılar vs. vs. Fransa gezimiz bize Fransa’nın Paris’ten ibaret olmadığını, ancak Paris’in de Fransa üzerinde çok büyük bir önemi olduğunu gösterdi.

İsviçre İzlenimleri


İsviçre malumunuz çikolatası, bankaları, çakısı, saatleri, Alpleri ve hayali çizgi roman kahramanı Heidi’siyle meşhur. Bu unsurları da ülke tanıtımında oldukça etkin bir biçimde kullanmışlar. Örneğin havaalanına iner inmez bindiğimiz tramwayın içinde meleyen kuzu sesleriyle bir nevi Heidi’nin yaşadığı atmosferi hissettirmeye çalışmışlar. Ülkenin her köşesi zaten çikolata dükkanlarıyla dolu. Hediyelik eşya mağazaları da yukarıda sözünü ettiğimiz ürünleri pazarlama çabasında.

Batı Avrupa İzlenimleri


Öncelikle şunu belirtmekte fayda var: Burada sözü edilen gözlemler, Fransa, Almanya ve İsviçre’yi kapsamaktadır. Avrupa’nın diğer ülkeleri pek tabii farklılık gösterebilir. Gittiğimiz ülkelerde karşılaştığımız kimseler bizden Avrupa ile Amerika arasında bir kıyaslama yapmamızı  istediler. Her ne kadar Avrupa’nın da Amerika’nın da her köşesi aynı olmasa da, genel bir değerlendirme yapıp ortak olan ve farklılık gösteren noktaları tesbit etmek mümkün.