3 Ekim 2007 Çarşamba

Amerika'da Yahudiler

Herşey bundan bir kaç ay evvel dünya kültürlerine dair araştırma yapmaya heveslenmemle başladı. Bu yeni merakımın arka planında yatan başlıca nedenlerden biri hiç şüphesiz dünyanın dört bir tarafından göç ederek bu topraklarda yaşamaya başlayan birinci kuşak göçmenlerdi. Yani, hala ana dili kendi dili olan ve her halinden göçmen (immigrant) olduğu belli olan vatandaşlar. Madem bu kadar farklı milletten insan bir arada yaşıyordu ve benim ömrü hayatım boyunca bu ülkeleri dolaşmaya imkanım yoktu, o halde birinci ağızdan bu insanların kendilerinden hiç olmazsa kendi kültürlerine ait üç beş şey öğrenmeliyim diye düşündüm. Ve işe önce dini inançlardan başladım.

Ön Yargılar ve Kökleşmiş Kabuller

Müslüman bir toplumda yetişip Amerika'ya yerleştiğinizde sizi en çok şaşırtan yahudilerle olan ilişkileriniz oluyor. Öyle ki, o güne kadar hep lanetlenmiş topluluk, masonik bağlantılar ve bugüne kadar yazılmış onlarca komplo teorisi dolu kitaplar sayesinde aslında hiç bir bilgi sahibi olmadan körü körüne bir düşmanlık geliştiriyoruz içimizde. Bu da, yeri geldiğinde nesnellikten uzak tamamen duygusal yargılarla hareket ettiğimizde tepkileri bir anda üzerimizde toplamamıza neden oluyor. Çünkü buradan bakıldığında hadiseler hiç de öyle sandığınız gibi okunmuyor.

Yahudilerin tarihinde Amerika

Amerika'ya Yahudi toplumunun yerleşmesi oldukça eskilere dayanıyor. Hatta ülkenin kuruluşunda oldukça etkin rol oynayan yahudilerin varlığı biliniyor. Zaten, Amerika'da resmi olarak kutlanan Yahudi bayramları da mevcut (Hannukkak) gibi. Yahudiler, ilginçtir pek çok yönleriyle zaten müslümanlara benziyorlar. Çocukluğumdan hatırlıyorum, bir ara bu kadar benzerliği olan iki toplumun neden kardeşçe yaşayamadığını bir türlü çözemezdim.

Amerika'daki Yahudiler, kısa bir süre içinde çalışkanlıklarının bir mükafatı olsa gerektir, toplum içinde saygınlıklarını kazanıyorlar. Buna siz ister Amerika içindeki lobi faaliyetlerini isterseniz de devletler muvazenesindeki ülke kurma çalışmalarını ekleyin, her iki durumda da yahudilerin kazançlı çıktığını göreceksiniz. Hatta, biraz araştırma yaptığınızda İsrail devletinin ilk kurulduğu yıllarda hangi temellere dayandığını kestirmenin çok da güç olmayacağı bir ABD-İsrail dostluğuna şahit olacaksınız.

Her Yahudi bir değil

Yahudiler de aslında kendi içlerinde farklı gruplara ayrılıyorlar. Gelir düzeylerine ve siyonist düşüncelere göre tansif etmenin mümkün olabileceğini söylemek yanlış olmaz. Orta gelir düzeyindeki Yahudiler, ya yeni göçmüş ya da muhasebecilik, bankacılık gibi meslekler uğraşan kendi hallerinde dinlerinin ve kültürlerini yaşamaya yaşatmaya çalışanlar. Üst gelir düzeyindeki yahudiler çoktan dolar milyarderi olmuş, medya devlerinden bürokratlara ve saygın doktor, avukat vb. meslek sahiplerine kadar uzanıyor. Diğer gruplandırmada ise, şu anki İsrail devletini hem maddi hem manevi anlamda var güçleriyle savunan, toplumda yahudi imajının olabildiğince pozitif görünmesini sağlayanlar ile İsrail'in siyonist politikalarının Yahudi inancı ile asla örtüşmediğini iddia eden bir başka grubun varlığı da söz konusu. Hatta İran Cumhurbaşkanı'nın her fırsatta bu gruptan kimselerle bir araya geldiği haberleri hepimizce malum.

Amerikalıların Yahudilere Bakışı

Amerika'da Yahudilerin bu kadar güç sahibi olmasında pek çok etken söz konusu olabileceği gibi, benim asıl dikkatimi çeken sokaklarda simsiyah elbiseleri, örgülü saçları ve başlarında kepleriyle adeta kendi vatanlarındaki kadar özgürce yaşayabilmelerinin ardında yatan neden. Bana kalırsa –ki bu tamamen şahsi varsayımlarımdan ibarettir- Amerika Birleşik Devletleri'nin kuruluşunda anayasal güvence altına alınan ifade özgürlüğünün (freedom of expression) Yahudilerin bugün toplumca yadırganmamasında, dahası sayıca az bulundukları yerleşim yerlerinde bile belediye başkanlığı makamına kadar yükselmelerinde hiç de azımsanmayacak bir rolünün olduğu düşüncesindeyim.

Amerika, zaten İsrail'in her fırsatta müttefiki olduğunu dile getirmekle kalmıyor, Ortadoğu'daki gelişmeleri de kendi içinde değerlendirirken önceliği İsrail yanlısı yayınlara ve yorumlara bırakıyor. Amerikan medyasının kendi içindeki otokontrol mekanizmasının güçlülüğünü de dikkate aldığımızda zihinlerdeki müslüman ve terörist kavramlarının ne kadar birbirine yakın durduğunu, İsrail'in de Filistin sorununu dini kaynaklı terör malzemesi yaptığını görmek hiç de zor olmasa gerek.

Peki ya Yahudi karşıtlığı?

Amerika'da Yahudi karşıtlığı deyince hiç şüphesiz akıllara ilk önce Arap kökenli göçmenler geliyor. Yazının ilk başında değindiğim gibi, yalnızca İsrail'in Arap topraklarını zaptedip Filistinlileri vatanlarını terk etmeye mahkum bıraktığını savunan bu görüş ne yazık ki yeterli argümanları olmadığı için kamuoyunda hak ettiği desteği bulabilmiş değil. Oysa ki, Wikipedia'daki İsrail maddesini okuyan herhangi birisi dahi İngiliz egemenliğindeki bu toprakların birdenbire nasıl sahipsiz kaldığını ve İsrail'in bu sahipsiz topraklar üzerinde ansızın peydahlanıp hak iddia ettiğini rahatlıkla anlayabilir.

Jew kelimesi ve Yahudi karşıtı web sitesi
Bizdeki Yahudi-Musevi kelimelerinin aslında aynı gibi görünen ama yeri geldiğinde birbirinden oldukça farklı anlamlar taşıması gibi, aynı durum İngilizce'de de geçerli. Her ne kadar, pek çok kaynakta Jew kelimesi Yahudi anlamına gelse de, Yahudi karşıtlarının bu kelimeyi zaman zaman aşağılayıcı bir sıfat olarak kullandıklarını görmekteyiz. Bu konuyla ilgili en ilginç vaka, Amerika kaynaklı Yahudi karşıtı bir web sayfasının Google'da 'Jew' kelimesi arandığında çıkan sonuçlarda hemen ikinci sırada yer alması oldu. Sözü edilen sitede, Yahudilerin soykırıma uğramadıklarından tutun da, bugün dünye üzerindeki pek çok ülkenin Yahudi idaresi altında oldğuna kadar pek çok iddia yer almakta. Bütün bunları dile getiren kişinin de kimliğini saklamaktan geri kalmayan bir Beyaz Amerikalı olması da işin bir diğer yüzü.

Bu olayın ilk defa fark edildiği zamanlarda dünyanın dört bir tarafından Yahudilerin Google aleyhinde kampanya başlattıkları, sahibinin de Yahudi olduğu söylenen Google'ın ise bu itirazlara yine aynı arama sonuçlarının yer aldığı sayfada bir link şeklinde cevap vermesi de olayın diğer ilgi çeken yanları.

Sonuç

Elbette yüz yıllık bir sorunun iki satırda ele alınması haksızlık olacaktır. Ancak, Amerika'da yaşayan ve henüz üzerinden terörist imajını atamamış bir dinin mensupları olarak bu sorunun devam edegelen şekliyle çözülemeyeceğini görmek hiç de zor değil. Ancak, inandıklarımız ve savunduklarımız hakkında bir iki çift söz söylemeden, tarihi yeterince iyi okuyamadan ve yorumlayamadan mesnedsiz ve körü körüne düşmanlıklarla bir yere gelinemeyeceğinin farkında olmalıyız. Hele hele-kaderin bir cilvesi-Amerika gibi bir yerde Helal gıda bulamadığınızda Kosher (Yahudiler için helal ) ürünleri tercih etmek durumuyla karşı karşıyaysanız uzun uzun oturup düşünmenizi tavsiye ederim.