20 Nisan 2008 Pazar

ütü sorunsalı

Bekar erkeğin en büyük derdidir ütü yapmak. Hatta sırf ütü için evlenilir diyenlere bile rastlarsınız. Ne kadar doğru ne kadar yanlış bilinmez ama hayatının son on yılı boyunca bir şekilde düzenli ya da düzensiz aralıklarla ütü yapan biri için bu ızdırabın ne denli büyük olduğunu bilemezsiniz.Bundan 3 yıl kadar önce Türkiye'de bu sorunsal aslında bir zevk haline gelmişti. Nasıl mı, tam 200 YTL para sayıp TEFAL'in en son model buharlı ütüsünün almıştım da ondan. Bu süper-sonik ütü yakmaz, yapışmaz ve sen fişe takılı unutsan bile kendi kendine kapalı kalmayı beceren tam bekar işi bir ütüydü. Zaten, ütü yaparken bir yandan da müzik dinler, madem kaçış yok bari zevk almaya bak derdim. Hayat, hep böyle toz pemde devam etmiyor sevgili okuyucu.
Kaderin bir cilvesi sonucu soluğu Amerika'da aldık. Bir kaç gün geçmişti ki ister istemez çamaşır yıkamak ve ütü yapmak kaçınılmaz olmuştu. Sarar marka kazağımı da bu ilk çamaşır makinesi - kurutucu ikilisi yüzünden kurban vermiştim. İhtiyaç hasıl oldu, kumaş pantolon gömlek giymek durumunda kaldık. Oysa ben Amerika'da kumaş pantolon mu giyilir diye yanımda hiç bir şey getirmemiştim. Walmart'tan aldığım 10 dolarlık gömlek ve pantolonların bu kadar da kalitesiz olacağını hesaba katmamıştım. Ama yine de kendime bunu sorun etmedim.
Ve ütü kabuslarına geri dönüş: Amerika'da ütü yapmanın bu kadar çile çektireceğini bilseydim vallahi de billahi de ütümü yanımda getirirdim. Ne gibi sıkıntılar çektin derseniz, sürekli su akıtan ütüler, suyun yüzünden pas tutan ütü masaları, bir türlü ısınmayan ütünün tabanı, otomatik kapanma sistemi olmayan saçma sapan çin malı ütüler.
Peki, Amerikalılar ne yapıyor, onlar nasıl yaşıyorlar diye düşündüm aklıma şu ihtimaller geldi.1. Hiç ütüye ihtiyaçları olmayan, sürekli spor giyinen tipler, kurutucudan aldıkları gibi giyiniyorlar.2. Kuru temizlemeciye verip 3 gömlek 1 dolara bu işi ütüsüz hallediyorlar.3. Ya da benim bilmediğim bir yöntemleri var.